top of page
SHAMBALLA_2021_20.jpeg

December 2024 | PEOPLE

TURKISH BELOW

MADS & MIKKEL KORNERUP

SHAMBALLA’s LIGHT

words Pınar Yılmaz / Deliciae

Shamballa Jewels, one of Denmark’s most iconic design brands, draws profound inspiration from the mythical Kingdom of Shamballa. This fabled realm, said to lie in a hidden Himalayan valley, represents peace, compassion, and wisdom. Founders Mads and Mikkel Kornerup channel this ethos into their handcrafted designs, adorned with spiritual symbols that invite wearers to connect with their inner Shamballa – their truest self, defined by love and enlightenment.

 

The influence of Eastern philosophy is central to Shamballa’s identity. How does this inspiration shape your brand and creations?

— MADS: Eastern philosophy has been the cornerstone of our creative journey from the very beginning. The brand itself is named after the mythical Kingdom of Shamballa, a utopia of enlightened and compassionate beings. Every SHAMBALLA creation carries this essence, embodied by our guiding symbol, the Star of Shamballa. Its four spikes represent the foundational values of our brand: Love, Joy, Wisdom, and Compassion. These principles serve as both inspiration and aspiration in all that we create. 

 

Shamballa's symbolic designs often hold deep spiritual meaning for their wearers. How does it feel to have your jewelry accompany people on their personal spiritual journeys?

 

— MIKKEL: For us, the true value of jewelry lies not only in its aesthetic or material worth but in the emotions and intentions it represents. Jewelry has long been a vessel for spiritual expression, much like the prayer beads used across cultures and centuries. We see our creations as a tangible reminder of the values one aspires to live by – a way of wearing one’s intentions, quite literally.

 

Luxury consumption is ever-evolving. How does Shamballa adapt to these shifts while maintaining its distinctive identity?

 

— MADS: We are fortunate to have built a concept that offers tremendous creative freedom. Over the years, we’ve curated an unparalleled collection of unique gemstones, now a staple in our designs. This allows each client to embark on a highly personalized journey, reflecting their individual style, personality, and even current trends through SHAMBALLA jewelry.
— MIKKEL: From the outset, we’ve aimed to push boundaries, particularly by encouraging men to embrace bold, expressive jewelry beyond the classic wristwatch. Today, we’re thrilled to see luxury trends evolve to welcome clients who, just a decade ago, might not have dared to wear such distinctive pieces.

 

What has been the most memorable collection or design story in Shamballa Jewels' history?

 

— MADS: The most unforgettable design has to be the one that started it all. In 2001, during our early days, we were honored to create a bracelet for Jay-Z. At the time, New York was experiencing a yoga and meditation boom, with many celebrities embracing the movement. Jay-Z wanted a piece that reflected this spiritual awakening rather than the conventional jewelry of the rap world. We designed a bracelet of golden beads, personalized with his clothing label’s logo, his initials, and two 0.5-carat diamonds. This marked the birth of our iconic SHAMBALLA Braided Bracelet and set us on the incredible journey we’re still on today.
— MIKKEL: There have been countless remarkable moments, but seeing Karl Lagerfeld wear our SHAMBALLA Braided Bracelet – featuring full Colombian emeralds – at one of his shows stands out. I remember thinking, “We added color to Karl – we did it.” It was a moment of immense pride and a testament to how far we had come.

MADS & MIKKEL KORNERUP

SHAMBALLA’nın MİSTİK YOLU

Shamballa Jewels, Danimarka’nın ikonik tasarım markalarından biri olarak efsanevi Shamballa Krallığı’ndan ilham alıyor. Himalayalar’daki mistik bir vadide yer alan bu krallık, barış ve huzurun sembolü. Şirketin kurucuları Mads ve Mikkel Kornerup, spiritüel sembollerle bezeli tasarımlarını el işçiliğiyle hayata geçirirken, bireyleri kendi içlerindeki Shamballa’yı keşfetmeye davet ediyor.

 

Shamballa tasarımlarında Doğu felsefesinin etkisi çok belirgin. Bu ilhamın markanız ve tasarımlarınız üzerindeki etkisini nasıl tanımlarsınız? Bu felsefeyi mücevherlerinize taşırken hangi unsurları göz önünde bulunduruyorsunuz? 

— MADS: Doğu felsefesinin etkisi yaratıcı gücümüzün anahtarı ve başlangıcımızdan beri bize eşlik ediyor. Marka ismimiz bile Himalayalar’da yer alan, aydınlanmış insanların yaşadığı efsanevi Shamballa Krallığı’ndan esinleniyor. Her bir SHAMBALLA tasarımı bu ilhamı, logomuzda yer alan “Shamballa Yıldızı”nın dört köşesinde somutlaşan temel değerlerimizde taşıyor: Sevgi, Neşe, Bilgelik ve Şefkat. 

 

Shamballa’nın sembolik parçalarının kullanıcılar için manevi bir anlam taşıdığını biliyoruz. Tasarımlarınızın insanların manevi yolculuklarına eşlik etmesi konusunda ne hissediyorsunuz? 

 

— MIKKEL: Mücevherlerin değerinin sadece taşlarda değil, uyandırdıkları ve temsil ettikleri duygularda yattığına inanıyoruz. İnsanlık tarih boyunca tespihleri manevi benlikleriyle bağ kurmak için kullanmış. Biz bunu, yaşamayı arzuladığınız değerleri üzerinizde taşıma ayrıcalığı olarak nitelendiriyoruz.

 

Lüks tüketim trendleri sürekli değişiyor. Shamballa bu değişimlere nasıl uyum sağlıyor? Zamanın ruhunu yakalarken benzersiz duruşunuzu nasıl koruyorsunuz? 

 

— MADS: Yıllar içinde tedarik ettiğimiz çok sayıda eşsiz değerli taş sayesinde yaratıcı özgürlük sağlayan konsept geliştirmiş olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu özgürlük, her müşterimizin tarzını, trendlerini ve kişiliğini SHAMBALLA® mücevherlerine yansıtmasına olanak tanıyan benzersiz bir yolculuğun temelini oluşturuyor. 

— MIKKEL: En başından beri amacımız, erkeklerin klasik kol saatinin ötesinde daha cesur mücevherler takmasını teşvik etmekti. Günümüz lüks trendlerinde sınırların giderek daha fazla zorlandığını görmekten mutluluk duyuyoruz. Bu durum, belki 5-10 yıl önce benzersiz bir mücevher takmaya cesaret edemeyecek müşterilerin artık bu tasarımları benimsemesini sağlıyor.

 

Shamballa Jewels için en unutulmaz koleksiyon veya tasarım hikayesi nedir? O dönemi ve tasarımı sizin için özel kılan şey neydi? 

 

— MADS: En unutulmaz tasarım, her şeyin başladığı tasarım olmalı. 2001 yılında, Shamballa Jewels’ın henüz başlarında, müzik dünyasının ünlü ismi Jay-Z için bir bileklik tasarlama fırsatı bulduk. O dönem, New York’ta yoga ve meditasyonun popüler olduğu bir hareket yaşanıyordu ve pek çok ünlü bu akımın parçasıydı. Jay-Z’de bu akımın bir parçasıydı ve rap dünyasındaki geleneksel takılardan farklı daha meditatif bir bileklik talep etti. Bu doğrultuda, üzerinde kendi giyim markası logosu, baş harfleri ve iki adet 0,5 karatlık pırlanta bulunan kişiselleştirilmiş altın boncuklardan oluşan bir bileklik tasarladık. Bu, şimdi ikonik hale gelen SHAMBALLA® örgü bilekliklerin doğuşuydu ve bizi bugüne kadar süren bir yolculuğa çıkardı. 

— MIKKEL: Yol boyunca yaşadığımız birçok deneyim ve başarı var, bu nedenle en unutulmazı seçmek çok zor. Ancak, Karl Lagerfeld’in bir defilesinde tamamen Kolombiya zümrütlerinden oluşan ikonik SHAMBALLA örgü bilekliğimizi taktığını görmek unutulmaz bir andı. O gece kendi kendime, “Karl’a renk getirdik – bunu başardık,” diye düşündüğümü hatırlıyorum. 

bottom of page